11 Aralık 2014 Perşembe

DOĞUŞTAN FENOMEN BEBEK NiL :)

Bebekleri oldum olası hep uzaktan severdim. Dokunmaya kıyamazdım. Zaten dokunmatik bir insan da değilim sevgimi dokunarak,öperek gösteremem ben. Dayanamadığım tek bir şey vardı bebeklerde,dokunmadan,koklamadan duramadığım; o da bebek ayaklarıııııııı :)
Bence bir bebeğin en sevilesi,en tapılası,en koklanası yerleridir ayakları. Kimin bebeğini görsem "Ayyy bir çorabını çıkarsanız da baksam,koklasam biraz" derdim. Sonunda ayaklarını doyasıya koklayıp öpebileceğim bir bebeğim oldu. Allahııııım o nasıl bir kokudur, do-ya-mı-yo-rum! Ya o parmaklar bezelye taneleri,hatta süt mısır taneleri resmen. Her altını değiştirme seansımızda dakikalarca ayaklarını öpüyorum,kokluyorum kendimden geçiyorum çocuk ilk başta eğleniyordu bu durumla ama ben abartıp uzatınca sıkılmaya başladı çekiyor artık ayaklarını benden. Ne zamana kadar böyle gidecek bilmiyorum. Bir yerden sonra muhtemelen koklanmaz 15'inde asi bir teenage kız ne ayaklarını bana koklatır, ne de ben koklarım herhalde o koca ayakları. "Anne eskisi gibi ayaklarımı koklasana" dese bile "Utanmıyor musun sen annenin burnuna ayağını sokmayı haddini bil " derim. Vay bea 15 senede ne çok şey değişecek; demek ki bugün doyamadığım ayaklara o zaman kızacağım. Ben hatırlıyorum annem de minikken ayaklarımızı öper,severdi.Biz kaç yaşına gelince vazgeçti mis kokulu ayaklarımızdan acaba? Gerçi ben  ergenken "Offf anne artık bırak ayaklarımı koklamayı" dediğimi hatırlıyorum. Genetik demek biz de bu ayak sempatizanlığı ama belli bir yaşta bırakılıyor. O yüzden hastalıklı mıyım bu konuda diye kendi üstüme çok düşmüyorum tadını çıkarıyorum şu sıra köfte ayakların.
Bir de benim kızımın bir özelliği var. Sol ayağının altında doğum lekesi var twitter kuşu şeklinde. Onu çok özel kılıyor o leke ve onun o kuşlu ayağının adım attığı her yere şans,bereket gelecek diye inanıyorum. O yüzden bir an önce yürüyüp test etmem lazım o yürüdüğünde parayı bulursam eğer bütün fakirhaneleri gezdireceğim ona. "Napalım kızım senin de misyonun buymuş" diyeceğim ve dünyayı dolaşacağız kızımla. Dünyaya bolluk,bereket getireceğiz adım adım. Bir işe yaramazsa kuş lekeli ayak, parka götürür getiririm artık,"Napalım benim de misyonum buymuş" derim.
Şimdi o ayakta o leke nasıl oldu? Herkes bana soruyor;"Hamileyken canın birşey çekti de yiyemedin mi,birşey aşırdın da sonra elini oraya mı sürdün? diye. Allah aşkına hamileyken canım kuş mu çekecek ya da kuş çalıp ayağıma mı süreceğim? Bu ne ya, psikopat hamile miyim ben? Bu inançlar doğrultusunda ilerlersek o lekeyi oluşturabilecek tek bir ihtimal var, zorlarsak ona yorabiliriz. Ben 31 Mart 2014'te doğum yaptım. 30 Mart'ta seçim vardı ve o seçimden 1 hafta önce twitter'a girmek
yasaklanmıştı. Ben de gündemi hep oradan takip ediyordum. Bir hamile olarak canım twitter çekiyordu ve ben twittera giremiyordum, hamileliğimin son haftasında da ayaklarım çok şişmişti ve ağrıyordu sürekli ayaklarımı ovalıyordum. Sonuç kızımın ayağının altında twitter kuşu lekesi var. Benim gibi bu kadar sosyal medya meraklısı birinin bebeğinde de sosyal medya logolu doğum lekesi çıkması sanki doğal gibi. Acaba kızım bir twitter fenomeni mi olacak? Profil fotoğrafı da hazır şimdiden ama o vakte kadar twitter fenomeni mi kalır, twitteri satın alsın mümkünse! Hani yani mümkünse yoksa problem değil ben koklarım yine belli bir yaşa kadar o pamuk ayakları :)



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder